MALATYA’NIN BİR DAĞ KÖYÜNDE BÜYÜYEN, TEK ODALI SINIFTA EĞİTİM GÖREN, BABASININ ALDIĞI BİLGİSAYARLA UFKU GENİŞLEYEN VE KENDİNİ “EĞİTİME’’ ADAYIP SİLİKON VADİSİ’NDE DÜNYA DEVLERİNE KOMŞU OLAN BİR EREN O… SIRADA İNSANLIK İÇİN ÖNCE SAĞLIK, ARDINDAN ENERJİ VAR…
Sokakta kime Kurtlar Vadisi nedir bilir misin? diye sorsanız yüzde 99’a varan bir kitleden doğru cevabı almanız mümkün… Peki ya Silikon Vadisi? O ne bir dizi, ne bir piknik yeri, ne de bir film ismi. O, büyük teknoloji şirketlerinin çalışmalarını yürüttüğü, araştırmalar yaptığı, bizim farkında olmadığımız ama günlük hayatımızın en önemli parçası olan teknolojinin yuvası. En basitinden cebimizdeki, elimizdeki cep telefonu o vadide gelişiyor, değişiyor ve sonra dünyamıza giriyor… Dünya teknoloji devlerinin dükkân açtığı bu vadide tabii ki Türkler de var… Hatta öyle bir isim var ki; Türkiye onu fazla tanımıyor belki ama dünya bizden daha çok biliyor, daha iyi tanıyor… O inşaat şirketi olan gökdelenleri dikip yeryüzüne havadan bakan biri değil, köklü bir tekstil firmasının şanslı (veya şanssız) evlatlarından hiç değil. O yeme içme ve düşünmeme kültürünün çok uzağında, Malatyalı, 1984 doğumlu, Durulova isimli bir dağ köyünün çocuğu… O birinci sınıftan beşinci sınıfa kadar tüm çocukların bir arada eğitim gördüğü tek öğretmenli bir okulun öğrencisi… Belki de hayatının değiştiği kritik nokta, babasının eve aldığı bilgisayar ve beraberinde 1-2 aylığına hediye edilen internet… Bu beklenmedik hediye onun zengin hayal gücünü daha da geliştiren, değiştiren ve günümüzde tüm insanlığa hizmet ederek vücut bulmasını sağlayan sanal dünyanın inanılmaz ağı… (Hani şu hepimizin evini bırakın elimizdeki dünyanın sınırsız bilgi kaynağı) Malatya’nın sınırlarını zorlayan ve matematiğe olan ilgisiyle yaşamın güzergâhını çizen bu genç adamın eğitim hayatında ilkokul sonrası Malatya Fen Lisesi vardı… Ardından farklı zekâsı ve başarısı onu saygın öğrencilerin eğitim gördüğü Ortadoğu Teknik Üniversitesi’ne götürdü. Günümüzde eğitim “ders geçme” mantığı ile şekillenirken o hem de ODTÜ gibi bir yerde “bilgisayar” ve “matematiği” çift ana dal yaparak okudu, mezun oldu.
BİR HAYAL: ONLİNE EĞİTİM
Aslında hayal değildi, kendi yaşadığı zorlukların üstesinden gelebilmesi adına çektiği sıkıntılara çözüm niteliğindeki ‘online eğitim’in ta kendisiydi… Doğru yere dükkân açması, çalışma yapması ve en önemlisi de finans desteği bulması gerekiyordu. Aslında o “inanmak başarmanın yarısı” sözünü kılavuz edinmiş midir bilinmez ama o yoldan ilerledi… Önce Türkiye’de düşüncesini hayata geçirmek için arkadaşları ile bu uğurda mücadele etti. Ancak başarılı olamadı. Aynı arkadaşlarıyla Google, Apple, Yahoo, YouTube gibi internet devlerinin tabelalarının olduğu ABD’nin California eyaletindeki San Francisco kentinde bulunan Silikon Vadisi’ne tezgâhı açacaktı. Elbette bu bir anda “Haydi başlıyoruz” diyerek olmadı. Türkiye’den Silikon Vadisi’ndeki şirketlere dışarıdan iş yapılıyordu ve az çok tanışıklık vardı. Dışarıdan çalıştığı şirketlerden birine tam zamanlı olarak işe girdi Eren Bali… Bu sayede Silikon Vadisi’nde nasıl ürün tasarlıyorlar, nasıl büyütüyorlar, şirket kültürü nasıl, bu konularda fikir edinecekti. Gündüzleri asıl işi olan şirkette mesai harcıyor, geceleri ise Udemy hayali için zamanını harcıyordu. Önce kendisinin yaşadığı eğitim sıkıntısına çözüm bulmak ardından milyonların evine misafir olmak ve eğitim vermek istiyordu. Çünkü o “Eğitimde fırsat eşitliği yaratmak mümkün değil ama internetin kendisi çok ciddi fırsat eşitliği sağlayan bir platform. Çünkü dünyanın her yerinden insanların aynı kaynaklara ulaşmasını sağlıyor” diyordu. 2010’da şirket yeniden kuruldu (3 kişi) proje tamamdı ama ekonomik ayağı haliyle eksikti. Yatırımcı bulunamadı… 50’den fazla kapı çalındı ama her defasında olumsuz cevap alındı. Ama onlar pes etmedi. Doğru iş yapanı 50 kapıdan çevirdiler ama çevirmeyecek birileri elbet olacaktı, oldu… Bir başka internet devi Yelp’in CEO’su Jeremy Stoppelman onlara inandı, kafadaki projenin hayata geçmesi için onlara destek verdi. 1 milyon dolarlık sermaye toplandı. Online eğitim şirketinin adı konuldu: UDEMY. Şirket ağını genişletmeye, ses getirmeye ve basında kendine yer bulmaya başladı. Çünkü proje, insanlığa hizmet için vardı. Eren Bali ve 2 arkadaşı, akla gelebilecek her konuda eğitim için ders zilini çalmıştı. Tasarım, yogo, bilgisayar, fotoğrafçılık… Akla ne geliyorsa onların videolu dersi artık dünyamıza onun sayesinde girmişti. Binleri geçen bir ders ağı kuruldu ve sürekli üzerine konuldu. Ekonomi dergilerinde, Eren Bali’nin adının geçtiği yerde “Ülkenin en parlak 25 şirketinden birini kurdu” gibi iddialı ve övgü dolu sözler vardı. Sadece bu kadar mı? Tabii ki hayır…Gelişen ve değişen teknolojinin merkezinde bulunup da yenilik yapmadan durmak olur mu? Hele de ismi Eren Bali ise…
CARBON
UDEMY’nin kurucu ortaklarından olan ve yeni bir hayale yelken açan Eren Bali, şimdi “Carbon” adı verilen proje için çalışıyor. Carbon da aslında online eğitimin sektörel yoğunluğunu, bilgi ve tecrübenin ortak paylaşımını içeren bilimsel bir çalışma. Doktorların tıbbi vakaları paylaşabileceği ve tedavi konusunda fikir alışverişi yapabileceği mobil ağırlıklı bir platform…Hastaların tüm tıbbi özgeçmişlerine istenildiği zaman ulaşılabilecek, dijital olarak doktorlarla görüşerek uzaktan veya Carbon ağındaki bir doktordan fiziksel muayene hizmeti alınabilecek. Eren Bali’nin dikkat çektiği bir diğer sektör ise enerji: “Çok ilginç bir alan. Mesela dünyayı yok etmek üzereyiz, bunu bir şekilde tersine çevirebilecek bir şeyler yapılabilir mi, bunlar hep düşündüğüm şeyler. Daha uzun yıllar bu problemleri çözmeye çalışacağım. Amaç sadece para kazanmak değil ama çok büyük etkisi olan bir şey yapmak” düşüncesinde. Bu güzel ve değerli insana azmini kaybetmeden, ülkemizi uluslararası platformlarda temsil etmeye devam etmesi dileğiyle…
EREN BALİ KENDİSİ ANLATTI
Nasıl bir dünya hayal ediyordu? ‘Eğitime olan erişimi dünya geneline nasıl açabilirim?’, ‘Dünyanın herhangi bir yerinde yaşayan bir kişinin uzmanlaşmak istediği alanda kendisini geliştirebileceği ideal sistem nasıl olabilir?’ düşüncesinin okul yıllarında bile kafasını kurcaladığını anlatıyor Eren Bali; “Türkiye’de matematik olimpiyatlarına hazırlanırken internet benim tek kaynağımdı. Bu da benim hayatımda ciddi bir değişiklik yaratmama neden oldu. Ancak internette doğru kaynaklara ulaşmada zorlandım. İnternet üzerinden eğitimle başka insanların hayatlarında değişiklik yaratmalarına olanak sağlamak, nasıl kolay bir hale getirilir, bu iş nasıl büyütülebilir diye düşündüm.”
MÜFETTİŞ GÖRDÜ, SINIF ATLATTI!
“İlk öğretmenim annemdi…. 4 yaşındayken yine öğretmen olan babam bana hediye olarak tahtadan el oyması bir satranç takımı yaptı. 1 sene sonra babamı, ondan sonra etraftaki insanları yenmeye başladım, rakip bulmak zorlaşmıştı. İlkokuldayken, Doğu’da yetenekli çocukları bulmak için yürütülen bir program vardı. Bizim köye gelen müfettiş de beni gördü ve teste aldı. 1 yıl sonunda beni 1 sınıf atlattılar. 4 senede bitirdim ilkokulu.”
EREN BALi’NiN GÖZÜNDEN…
Silikon Vadisi nedir? “Buraya büyük teknolojik binaların olduğu bir yer beklentisiyle geldim. Oysa burada küçük küçük garajlarda, ufak bahçeli evlerde çalışıyorlar. Facebook’un çıktığı bölgede ev tuttuk, aynı sokaktaydık. Şunu fark ettik ki, Silikon Vadisi tam olarak bizim gibi insanların buluştuğu bir nokta. Burası dünyada bir şeyler üretmek isteyen insanların oyun alanı. Hiçbir yabancılık hissetmedik.”
Yazı: Burçak Öksüz Doğan
*Marmara Life sayı 98