Denizi seviyorsanız, rüzgarın yardımıyla özgürce seyir halinde olmak bir tutkuya
dönüşebilir. Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde rüzgar sörfü yeni bir spora
başlamak ve biraz çaba ile deniz üzerinde olmak, ilgilisi için biçilmiş bir kaftan…
1968 yılında Amerika’nın Kaliforniya Eyaleti’nde Jim Drake ve Hoyle Schweitzer adında iki arkadaşın küçük denemeleri ve yeni şeyler keşfetme eğilimleri ile başlar her şey. Yelkenli ve sörf sporunun harmanlanması ile yepyeni bir spor dalı ortaya çıkar. Denizci Jim ve sörfçü Hoyle “wind surf” diye tanımladıkları yeni spor dalının öncüsü olarak bilinirler. Yelken ve sörf sporu bir araya gelerek 1970’li yıllardan itibaren ülkelere ve geniş kitlelere yayılmaya başlar ve tüm dünyada ilgi görmesi bu sporun hızla gelişmesine yardımcı olur. Yetmişli yılların sonlarına doğru Avrupalılar, özellikle de bireysel spor meraklıları rüzgar sörfünü en popüler sporlar arasında üst sıralara taşırlar. Spor, doğal olarak yeni ve daha profesyonel ekipman ihtiyacını tetikleyen geniş ilgi ile ilerler ve gelişir. 1984 yılında Los Angeles Olimpiyat Oyunları’nda olimpik bir spor olarak tüm dünya tarafından tanınır. Her geçen gün yeni tasarımlar ve ekipmanlar ile gelişen sporun teknikleri de gelişir. Yalnızca su üzerinde daha yüksek hızlara ulaşma tutkusu ile sınırlı kalmaz, aynı zamanda sporun gelişmesini artistik sıçrama ve birçok akrobatik hareketin de yapılabileceği ekstrem bir spora dönüştürür.
Rüzgar sörfü, iki ila beş metre arasında bir tahta ve boyutları sporcunun vücut ölçüleri ağırlığı ve rüzgara göre değişebilen bir yelkenin yardımı ile kontrol edilen bireysel bir spordur. Yelken, tahtanın ağırlık noktasına her yöne dönebilir bir aerodinamik ile mafsal aracılığı ile bağlanır. Sporcunun denge kabiliyeti, rüzgarın hızı ve yelken hareketleri ile seyir haline geçilirek ekstrem bir spora dönüşür. Her ne kadar rüzgar sörfü, bir yelkenli teknenin küçültülmüş hali gibi görünse de, bireysel olarak yapılması ve yüksek aerodinamik özellikleri ve hız kabiliyeti ile yelkenli tekneler arasında dünya hız rekorunu elinde bulunduran bir spordur. Rüzgar sörfü yaparken zıplanabilinir, ters taklalar atılabilinir, sporcu tahta üzerinde hızlı dönüşler yapabilir ve bireysel akrobasi hareketleri geliştirebilir.
Rüzgar sörfü de diğer spor dallarında olduğu gibi kendi içerisinde hız, slalom, etap yarışı, dalga, süperX ve serbest stil gibi disiplinlere ayrılarak gelişir. En ideal rüzgar hızının 25 ile 45 km/saat olması Türkiye’yi rüzgar sörfü yapmak açısından elverişli bir konuma sokar. Rüzgarın hızına göre seçilebilecek yelken tasarımı ve boyutları, tahta ağırlığı ve genişliğine bağlı ekipman seçimi ile yüksek düzeyde performansa çıkmak mümkündür.
RÜZGAR VE SÖRF
Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde İstanbul’dan Çanakkale’ye; İzmir’den Gökova’ya, Bodrum’dan Fethiye’ye; Patara’dan Antalya’ya muhteşem güzellikteki Ege ve
Akdeniz sahilleri, rüzgar sörfü yapmak için elverişli rüzgar ve şartlara sahiptir. Dünya’nın bir çok yerinde rüzgar sörfü tutkunları hava şartlarını takip edip rüzgarı kovalarlar. Rüzgar neredeyse yönünü o yöne çeviren sörf meraklıları özgürlük
tutkusunun peşinde denizin üzerinde huzur bulurlar.
İZMİR-ÇEŞME/ALAÇATI
Dünyanın en iyi rüzgar sörfü sahilleri arasında gösterilen yerlerinden birisi hiç kuşkusuz İzmir Çeşme Alaçatı sahilidir. Hemen derinleşmeyen ve eşsiz kumu ile sörfe elverişli kumsala sahip Alaçatı, popülerliğini korusa da Türkiye sörf açısından diğer sörf merkezleri ile zengin ve eşsiz bir konumdadır.
EL MEDANO & SOTAVENTO KANARYA ADALARI
Eski bir balıkçı kasabası olan ve İspanyolların tatil gözdesi El Medano kuvvetli rüzgarları ile sörfçülere adrenalin pompalar. İki kilometre uzunluğundaki sığ sahili sörfe yeni başlayanlar için de tercih edilir. Atlas okyanusunda olmasına rağmen su sıcaklığı çok düşük değildir ve minik kent her yıl sörfçü akınına uğrar. Portekizce “rüzgar yönünde” anlamına gelen Sotavento, adalardaki bir diğer sörf merkezidir. 20 yıla yakın bir süredir Rüzgar Sörfü Dünya Şampiyonası burada yapılır ve Sotavento’ya büyük bir sorumluluk yükler.
BUNDORAN / İRLANDA
Rüzgar ve yağmurun hiç bitmediği İrlanda da rüzgar sörfü oldukça popüler bir spor. Ülkenin kuzeyinde yer alan Bundoran sörfçülerin en çok tercih ettiği yerlerden birisi. Deniz suyu yaz kış soğuk ve profesyonel sörfçülerin tercihi.
BYRON BAY / AVUSTRALYA
Sıcak suyu ve büyük dalgaları ile hem başlangıç hem de orta düzey sörfçüler için de mükemmel bir konuma sahip Byron Bay, eğer şanslı iseniz kambur balinaları da görebileceğiniz bir sörf merkezi konumunda.
NOTLAR
Rüzgar Sörfü’nü ve merak ettiklerimizi Fethiye’de rüzgar sörfü ve kite surf öğretmenliği yapan Yener Aykurt’a sorduk…
“Wind Sur f giderek yayılan bir spor. Ülkemizde diğer ülkelere göre biraz daha geç başladı belki ama, Türkiye’de rüzgar sörfü yapabilmek için çok güzel yerler var. Bunlardan birisi şu an bulunduğumuz yer, Fethiye / Çalış. Rüzgar sörfü teknik olarak yapılan bir spor. Kas gücü ile yapılan bir spor değil. 7 yaşındaki bir çocuk bile sörf tahtasının üzerine çıkabilir ve sörf yapabilir. Karada eğitmen eşliğinde bir saat ders
aldıktan ve teknik bilgiyi edindikten sonra, malzemeyi tanıyorsunuz, rüzgar bilgisi ediniyorsunuz ve hangi seyirleri yapabileceğinizi öğreniyorsunuz. Sonrasında, karada sörf ve yelkeni birbirine bağlayarak sörf tahtasının üzerine çıkmayı, durmayı duruşları ve dönüşleri çalışıyorsunuz. Sonrasında eğitmen ile birlikte suya giriyorsunuz. Karada bir saat ve suda bir saatlik eğitim ile rüzgar sörfü öğrenmeye ve yapmaya adım atıyorsunuz. Bundan sonrası size kalmış.”
FETHİYE KÖRFEZİ
Fethiye Körfezi’nde Çalış Plajında muhteşem adalar ve gün batımında uygun rüzgarı sürekli arkanıza alıp hayatınız boyunca sörf yapmak isteyebilirsiniz.
VİETNAM / MUİ NE
Vietnam’ın en az yağış alan ve Asya’nın en çok rüzgarlı bölgesi Mui Ne, turkuaz sahilleri ile sörfçülere ev sahipliği yapıyor. “Kurunaklı Yarımada” da egzotik kültür ile rüzgar birleşiyor ve rengarenk sörf yelkenleri adeta birbirleri ile yarışıyor.
Yazı: Özgür Çiftçi
Bu Yazı Marmara Life Sayı 103’te yayımlanmıştır.
MarmaraLife 