Benim adım Sergio QUEZADA, 28 YAŞINDAYIM ve hikayem daha yeni başlıyor!
Ben Ekvador’un Pastaza ilinden Sergio Quezada. Yazıya hayatımın baştan beri zorluklarla geçmiş olduğunu söyleyerek başlamak istiyorum, örneğin aile içi hastalıklar ve mali sorunlarımız vardı. Ancak bu sorunlar anne ve babamın bizlere; kız kardeşim ve bana, her zaman ihtiyacımız olan şeyleri vermesine engel olmadı. Ailemiz, soframızdan yemeğimizi asla eksik etmedi, elbette bu da bana önüme konan yemeği asla ziyan etmemeyi öğretti. Neyse bu kadar duygusallık yeterli gibi duruyor, yoksa ağlamaya başlayacağım. Sözün özü, yaşamım çok kolay olmadı, ancak bu durum bana her türlü sorunla, umutsuzluğa kapılmadan baş edebilecek zihinsel ve bilişsel gücü vermiş oldu. Ailem daima spora zaman ayırmam, televizyon karşısında boşa zaman geçirmemem gerektiğini salık verdi. Ben de her zaman fiziksel olarak aktif oldum. Aklınıza gelecek pek çok spor dalını yaptım, bisiklet sürdüm, koştum ve daha niceleri. Bütün bu hareketlilik 2010 yılına kadar devam etti. 2014 yılına geldiğimizde yeniden koşmaya başladım ama bu sefer duygusal olarak bir kaçış aradığım için koşuyordum, hayatımı yeniden yönlendirmem gerekiyordu. Ben de yeniden antrenmanlara başladım. Hem de en ağır antrenmanları yapıyordum, yarışmalara katılmaya başladım, kendi şehrimi ve başka şehirleri temsil ettim.
2015 yılında kendimi daha güçlü hissetmeye başlayınca, triatlonu keşfettim, bu beni tamamen değiştirdi, uyku düzenimden yemek seçimlerime kadar her şeyi etkiledi, zamanımı buna vermeye başladım, ülke çapında yarışmalara katıldım derken İspanyol YouTube video blogger’ı Valenti Sanjuan ile tanıştım ve ardından konfor alanımdan çıkıp daha kapsamlı ve ürkütücü ultra mesafeleri keşfetmeye başladım. Bu alanda ilk çıkışımı 2016 depreminden etkilenen çocuklar yararına başlattım ve 4 günde 240 km koştum. Harika bir deneyimdi ve ruhen çok tatmin edici bir süreç oldu. Ardından kıtamızdaki farklı ülkeleri geçmeye başladım. Hedefim Kuzey Amerika’ydı, 2017’nin ilk aylarında, İspanyol bir şirket bana GAES Spor Bursu çıkardı ve bu sayede çok korkunç ama çok meşhur Sahra Çölü’nde koşma imkanı buldum. Bu yarışın adı Titan Çölü ve 6 günlük dağ-bisikleti yarışması. Bu yarışmadan sonra artık hayatımın ve ruhumun değiştiğini söyleyebilirim. İnsan bedeninin ve zihninin iyi şeyler için çalıştığında olağanüstü olduğunu keşfettim. Avrupa’nın sayısız şehrinde yarıştım, bazen koşarak bazen bisikletle, ki bu durum beni daha da gururlandırıyor. Bundan birkaç yıl önce ülkemden ayrılmayı aklımdan bile geçirmiyordum, bir de şimdi ki halime bakın. Dünyayı dolaşıyorum ve her yere spor sayesinde gidiyorum. Mümkün olan her şeyi yaptım ve yapmaya devam edeceğim, ülkemdeki ve dünyadaki erkek çocukları için örnek olmayı hedefliyorum. En iyi maceralar yolda yaşanır. Ekvatorun Amazon’unda her tür sporu izlemeye hazır olun, ben de sizleri kocaman gülüşümle selamlayıp kucaklamaya hazır olacağım.
Yazı: Sergio QUEZADA
*Bu yazı Marmara Life 2018 Eylül- Ekim sayısında yayımlanmıştır.
MarmaraLife 